Aylardır sağlık alanındaki sorunları görünür hale getirmek ve çözüm önerilerimizi toplumla paylaşabilmek için çeşitli eylemler düzenliyoruz.
Eylemlerde bir yandan halkın sağlık hakkını korumak için mücadele ederken aynı zamanda sağlık çalışanlarının çalışma koşullarından kaynaklanan sorunlarını toplumla paylaşıyoruz.
Pandemi süreci, bu sağlık sistemi ile artık yol alınamayacağını çok açık bir şekilde gösterdi. Halkın sağlık gereksinimlerinin karşılanmasının önünde ki engeller her geçen gün artarken, bu engellerle birlikte sağlıkçıların yaşam koşulları da katlanılamaz hale geldi.
Toplumun sağlığı sağlık çalışanlarının sağlığı ile mümkündür.
Pandemi tüm ağırlığı ve yıkıcı etkisiyle devam ediyor. Biz sağlık çalışanları bu ağır yükün altında kalmamanın mücadelesini veriyoruz. Eğer bu ağırlığın altında kalırsak biliyoruz ki ezilecek olan toplumumuzdur.
Taleplerimizle biraz olsun nefes alabilmenin mücadelesini veriyoruz. Sağlık hizmeti verenlerin nefes alamadığı çalışma koşullarında halkımızın yaşam hakkının giderek zorlaşacağını gücümüz yettiğince paylaşmaya, iktidara göstermeye çalışıyoruz.
Sağlık çalışanlarının çalışma ve yaşam koşullarının düzeltilmesi talebimizin toplumun sağlık hakkı almasıyla doğrudan ilişkili olduğunu göstermeye çalışıyoruz.
Emeğimizin karşılığı olan ücreti almayı, demokratik olmayan uygulamaların kaldırılmasını, iş güvencesi talebimizin karşılanmasını istiyoruz.
Aynı zamanda, kamu kurumlarında halkın parasız sağlık hizmetini, kolay ve nitelikli almasının mücadelesini veriyoruz.
Tüm bu haklı taleplerimize rağmen;
Bizlere düşük ücret, fazla çalışma, angarya, baskı, pandemiye uygun olmayan sağlık koşullarında çalışma reva görülürken, topluma da ücretli sağlık hizmeti, 5 dakikada muayene olma, aylar sonralarına verilen randevular, hastalıklar ve ölüm hak görülüyor.
Bu sağlık sistemi yoksulu, yaşlıyı, çocuğu, kadını yani sağlık hizmetine daha çok gereksinimi olanları görmezden geliyor.
Özetle, bu sağlık sistemi sağlıksızdır!
Tüm bu kötülüklere, eşitsizliklere, baskılara, yaşam hakkımızı yok sayan uygulamalara karşı sesimizi tüm topluma duyurmanın ve çözümü onlarla birlikte yakalayacağımızın umudunu yitirmeden mücadelemizi sürdürüyoruz.
Biliyoruz ki biz sağlıkçılar susarsak toplumun nefes alması daha da zorlaşacak,
Biliyoruz ki biz karşı durmazsak toplumun nabzı daha zayıf atacak,
Biliyoruz ki biz gerçeği paylaşmazsak toplumun umudu zayıflayacak,
Biliyoruz ki biz yeter artık demezsek toplumun sağlık hakkı ile birlikte yaşam hakkı daha da zorlaşacak.
Tüm bu sorunları görünür kılmak, çözüm önerilerimizi toplumla paylaşmak, daha da önemlisi umudumuz tükenmemiştir demek için yürüttüğümüz mücadeleyi daha da büyütüyoruz.
Bu süreçte nöbet eylemlerimizle, basın açıklamalarımızla, bildirilerimizle, beyaz önlüklerimizle sağlık ve yaşam hakkını daha görünür kılacağız ve 8 Şubat G(ö)REV eylemimizle birlikte mücadeleden asla vazgeçmeyeceğimizi bir kez daha göstereceğiz.
Biliyoruz ki halkımız bizim yanımızdadır, çünkü taleplerimiz tüm toplumun talepleridir.
İnanıyoruz ki 8 Şubat G(ö)REV eyleminde hastanelerden randevu almayarak, randevularını iptal ederek halkımız bu piyasacı ve yaşam hakkımızı tanımayan sağlık sistemine sağlıkçılarla birlikte dur diyecektir.
Taleplerimiz Sizin İçin, Bizim İçin, Hepimiz İçin… Sağlık Hakkı Mücadelesinde Yan Yanayız
TALEPLERİMİZ BİZİM İÇİN, SİZİN İÇİN, HEPİMİZ İÇİN…
DENİZLİ TABİP ODASI
DENİZLİ DİŞ HEKİMLERİ ODASI
SES DENİZLİ ŞUBESİ (Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası )