50 BİN KİŞİLİK YERALTI ŞEHRİ… HEM DE TÜRKİYE’DE!
Bugüne kadar yeraltında var olan ya da var olabilecek yaşamla ilgili duyduğunuz herşeyi bir kenara bırakın. Çünkü yeraltı şehirleriyle ilgili en ilginç, en gizemli yer ayaklarımızın altında yatıyor. Çözülemeyen sırlarıyla birlikte Nevşehir-Derinkuyu Yeraltı Şehri’nden bahsediyoruz.
bütün odalar tünellerle birbirine bağlanmış. Derinkuyu ile ilgili en önemli gizemlerden biri de bu. Bu şehir hangi teknolojik imkanlarla yapılabildi? Bu soru tamamen havada kalıyor çünkü o dönemler için herhangi bir teknolojiden bahsetmek imkansız. Bir diğer önemli soru da şehir kazılıp, yapılırken çıkan binlerce belki de milyonlarca ton toprak ya da kaya kütlesi nasıl taşındı ve nereye atıldı? Bu sorular hala cevaplanabilmiş değil. Derinkuyu’nun çözülemeyen onlarca sırrından biri de mükemmel şekilde yapılmış olan havalandırma sistemi. Yerin metrelerce altına inşa edilen bu şehrin havalandırma sistemi o kadar kusursuz ki; hem temiz hava sirkülasyonu tam hem de şehir yıl boyu sabit bir ısıda kalabiliyor. Derinkuyu, yeryüzünde kurulan şehirlerin aynısının yerin metrelerce altına inşa edilmiş halidir ve yaklaşık 50 bin kişinin yaşaması için tasarlanmıştır. Kilisesi, evleri, erzak kilerleri, hayvanlar için ahırları, kapı olarak kullanılan yuvarlak şekilli devasa kayaları, su kuyuları ve yakın zamana kadar kullanılan tımarhanesiyle insanda hayret duygusu uyandırıyor. Bu tımarhane ki dünyanın en eski tımarhanesi olarak anılıyor. Bugüne kadar keşfedilmiş dünyadaki hiçbir yeraltı şehrinde böylesine komplike bir sistem bulunmuyor. Evler, yuvarlak şekilli sürgü olarak kullanılan devasa kayalarla kapanıyor. Bu kayalar ya da kapılar ancak ve ancak içeriden açılabiliyor. Dışarıdan açılması imkansız olacak şekilde tasarlanmış. Önemli bir nokta da bu devasa şehrin tamamı hala keşfedilebilmiş değil. Sadece yüzde onluk bir kısmı keşfedilip ziyarete açılabilmiş.
TANRILAR’IN ARABALARI- DÜNYA DIŞI SALDIRI MI?
“Tanrıların Arabaları” adlı kitabıyla bütün dünyada tanınan İsviçreli Araştırmacı Erich Von Daniken 1982 yılında Türkiye’ye geldi. Derinkuyu ve çevresinde incelemeler yaptı. Daniken’e göre, bu yeraltı kentleri havadan gelen saldırılardan korunmak için inşa edildi. Peki ama insanlara saldıranlar kimlerdi? Kitabında Derinkuyu’ya özel bir bölüm ayıran Daniken: “Bu şehirler ancak havadan gelen saldırılardan korunmak için yapılmış olabilir. Çünkü Kapadokya’daki diğer yeraltı şehirleri ile Derinkuyu arasında bağlantı sağlanmış olduğunu düşünüyoruz. Bu büyük, inanılmaz derecede büyük yeraltı şehri; ancak dünya dışı saldırılardan korunmak için yapılmış olabilir” der. İddia gerçekten çok ilginçtir. Çünkü Derinkuyu’yu inceleyen günümüzün mühendisleri, buraların mükemmel sığınaklar olabileceğini ileri sürüyor. Hem de 50 bin kişinin barınabileceği bir sığınak!
ALTI DA DERİNKUYU ÜSTÜ DE…
İşte şaşıracağınız bir bilgi daha: Derinkuyu Yeraltı Şehri’nin tam üstünde hala köylülerin yaşadığı Derinkuyu isimli bir köy var. Bu köyde ve civar köylerde nesilden nesile anlatılan ve kaynağı bilinmeyen bir hikayeye göre bu topraklarda çok eski zamanlarda melekler ya da bir takım başka varlıklar yaşıyormuş. Fakat bir süre sonra bu bölgeye gökyüzünden kötü niyetli bir takım cinni varlıklar gelmiş. Meleklerle bu kötü varlıklar arasında büyük bir savaş olmuş. Melekler bu savaşı kaybetmişler ve yerin altına bu şehri kurarak dünyanın içine saklanmışlar. Köylülere göre bu varlıklar hala burada ve yerin altında yaşıyor. Bu hikayenin ve iddiaların turizm amaçlı yayıldığı düşünülebilir. Fakat bu hikayeler yüzlerce yıldır anlatılıyor ama yeraltı şehri daha yeni sayılabilecek bir tarihte keşfedildi. Dolayısı ile daha fazla turistin bölgeye gelmesi için uydurulmuş bir yalan olduğu tezi çürüyor.
DERİNKUYU HAKKINDA BİLMENİZ GEREKENLER
Günümüzde Derinkuyu’nun sadece yüzde onluk kısmı ziyarete açık. Diğer kısımlarına gitmek kesinlikle yasak. Sadece özel izin alabilmiş bazı arkeologların daha ileri gitmelerine izin veriliyor.
Tarihi Hititler’le, hatta bazı kaynaklara göre Proto-Hititler’le başlar. Roma ve özellikle de Bizans dönemlerinde kullanılır.
Yeraltında yakın zamana kadar faal olan dünyanın en eski akıl hastanesi mevcuttur.
Yaklaşık 50 bin kişinin barınma, yeme-içme, ibadet, savunma ihtiyacını karşılayabilecek düzeyde olan yeraltı şehrinin 7 katı temizlenerek ziyarete açılmıştır.
Yeraltı şehrinin ziyarete açık alanlarında ahır, kiler, yemekhane, kilise, şırahane (şaraphane), misyonerler okulu, çalışma odaları, uyuma ve dinlenme birimleri ve mezar odası bulunmaktadır.
Derinkuyu Yeraltı Şehri Nevşehir-Niğde kara yolu üzerinde, Nevşehir’e bağlı, antik adı Melogobia olan Derinkuyu İlçesi’nde bulunmaktadır. Nevşehir’e 29 km, Niğde’ye 50 km. mesafede bulunan yeraltı şehri 1963 yılında tesadüfen bulunmuş, 1967 yılında ziyarete açılmıştır.
Günümüzde gezilebilen alanı 2.500 m² olan Derinkuyu Yeraltı Şehri, temizlenememiş alanları ile birlikte, toplam 4 km² lik bir alanı kaplamaktadır. Derinkuyu Yeraltı Şehri’nin toplam kat sayısı ve derinliği tam olarak bilinmemektedir.
Yeraltı şehrinde derinliği değişen 52 su kuyusu ve havalandırma bacası bulunmaktadır.
DERİNKUYU’NUN KATLARI
Giriş
Derinkuyu’nun girişi, yüzeyden dikkatlice ve ustaca gizlenmiş, 5 metre aşağıdaki bölüme geçisin sağlandığı bir birimdir. Yer altı şehirlerinin pek çoğunun özgün girişleri bugüne kadar korunamamıştır. Derinkuyu Yeraltı Şehri’ne, günümüzde yeraltı şehrinin çıkışı olarak kullanılan, koridor seklindeki bir girişle girilmektedir.
1.Kat
Derinkuyu Yeraltı Şehri’nin birinci katında ahır, şaraphane, misyoner okulu ve vaftizhane bulunmaktadır. Birinci kat, girişin de bulunduğu en üst kat olup, genel bir tarihlemeyle Proto Hitit dönemine kadar (M.Ö.2.000–1.750) indirilmektedir.
2. Kat
Derinkuyu Yeraltı Şehri’nin ikinci katının gezilebilen bölümlerinde, oturma odası olarak kullanılan mekanlar, günümüzde yeraltı şehrinin girişi olarak kullanılan bölüm, mutfak, mutfakla alakalı birimler, şaraphane, erzak depoları ve mutfağın devamında ahır olarak kullanıldığı belirtilen bir bölüm bulunmaktadır.
3. Kat
Derinkuyu Yeraltı Şehri’nin üçüncü katını yeraltı şehrinin tüm katlarına inen bir havalandırma bacası oluşturmaktadır. Ayrıca üçüncü katta bulunan bir tünelin 9 km. uzakta bulunan Kaymaklı Yeraltı Şehri’ne bağlandığı belirtilmektedir.
4. Kat
Yeraltı şehrinin dördüncü katında oturma-yatma odaları ve erzak depoları bulunmaktadır
5. Kat
Yeraltı şehrinin dağılım merkezi olarak düşünülen beşinci katta, üçüncü kattan gelen tünelin sonlandığı sahanlık, havalandırma bacası, havalandırma bacasının devamında birbiriyle bağlantı odalar ve beşinci katı yedinci kata bağlayan tünelin başlangıcı bulunmaktadır.
6. Kat
Altıncı kat, beşinci katı yedinci kata bağlayan bir tünelden ibarettir. Tünel üzerinde ikisi kapı odası, üçü ise tünel kontrolünün yapıldığı birer güvenlik noktası olduğunu düşündüğümüz beş birim bulunmaktadır.
7. Kat
Yedinci katta toplantı salonu, mezar odası, kilise, kilisenin devamında bir salon ve su kuyusu bulunmaktadır. Yedinci kat yeraltı şehrinin en geniş mekanıdır. Beşinci kattan başlayan tünelin bittiği yerde yedinci kat şekillendirilmiştir. Tünelin bittiği yerden itibaren dört merdiven basamağıyla yedinci kata inilmektedir. Yedinci katın merkezinde toplantı salonu bulunmaktadır.