“ORADA VE HERYERDE” YERYÜZÜ DOKTORLARI

“ORADA VE HERYERDE” YERYÜZÜ DOKTORLARI

Yeryüzü doktorları, bir grup sağlıkçının durumdan vazife çıkarması sonucu kurulan, kurulduğu günden bu yana çığ gibi büyüyen bir yardım organizasyonu. Modern dünya Avrupa’nın göbeğindeki Bosna katliamını sessizce seyrederken onlar oradaydı. Ya da ülkemizi bir anda acıya boğan, binlerce canımıza mal olan büyük Marmara depreminde onlar gönüllü olarak sahaya inmişlerdi. Yeryüzü doktorları halen dünyanın dört bir yanındaki doğal afet ve savaş mağdurlarının hayatlarına dokunabilmek için 15 bini aşkın gönüllüsüyle, 50’den fazla ülkede, gece gündüz demeden yardım faaliyetlerine devam ediyor. Dil, din, ırk, cinsiyet ayrımı yapmaksızın “insan hayatı kutsaldır” anlayışı ile hareket eden gönüllüler ordusu, Türkiye’nin ve dünyanın en etkin sivil toplum örgütlerinden biri aynı zamanda. Bu kutsal görevi büyük bir özveri ile yerine getiren Yeryüzü Doktorları’nın Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Yahyahan Güney ile sizler için görüştük. Sayın Güney’in anlattıkları kendimizi “daha fazla insan gibi hissettirdi ve iyi ki iyi insanlar var” dedirtti. İşte Sayın Güney’in Still Life okuyucuları için anlattıkları:

Denizli Still Life: Sayın Güney sizi tanıyabilir miyiz?

1969 yılında Kahramanmaraş’ta doğdum. 1992 yılında Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nden mezun oldum. 1999 yılında GATA Haydarpaşa Eğitim Araştırma Hastanesi İç Hastalıkları alanında ihtisasımı tamamlayarak dahiliye uzmanı oldum. 2002 yılından bu yana Özel Başakşehir Cerrahi Tıp Merkezi Mesul Müdürlüğü’nü yürütmekteyim. 2016 yılından beri de Yeryüzü Doktorları’nın yönetim kurulu başkanlığı görevini yürütmekteyim.  

Denizli Life: Yeryüzü Doktorları organizasyonuna katılmanız nasıl oldu?

Bir grup gönüllü sağlıkçının girişimleri ile kurulan Yeryüzü Doktorları organizasyonunun başından beri içerisindeyim.

Denizli Life: Yeryüzü Doktorları nasıl bir oluşum, hangi ihtiyaçlardan doğdu?

Yeryüzü Doktorları özünde bir iyilik hareketidir. Bu iyilik hareketi, ilk olarak bir grup sağlıkçının Bosna-Kosova savaşlarında, Marmara depreminde gönüllü olarak sahaya çıkması ile başladı diyebiliriz. Bu gönüllü sağlıkçılar 2000 yılında Yeryüzü Doktorları’nı kurdular. Amaç sağlık hizmetine erişemeyen ihtiyaç sahiplerine ulaşmak ve onların hayata tutunmasına vesile olmaktı. Bugün 50’ye yakın ülkede 15 bini aşkın gönüllümüzün gösterdiği faaliyetlerle bu amaç için çalışmaya devam ediyoruz.

Denizli Life: Dernek olarak faaliyetleriniz nelerdir?

Bizim çalışmalarımız sağlık odaklı gerçekleşiyor. Bu kapsamda öncelikle saha analizleri gerçekleştiriyoruz. Sonrasında süreç şu şekilde işliyor: İhtiyaç doğru olarak tespit edildikten sonra bu doğrultuda proje ve programlar oluşturulur; muayeneler ve ameliyatlar gerçekleştirilir, ilaç ve hijyen kiti dağıtımları yapılır, su kuyuları açılır, yerel kapasiteyi arttırmak amacıyla sağlık personeli yetiştirilir, hastanelere ekipman desteği sağlanır. Bu çalışmalara örnek vermek gerekirse; Suriye’nin abluka altında olan ve bu sebeple gıda ve ilaç temininin çok zor olduğu Doğu Guta bölgesinde uzmanlar gözetiminde gıda takviyesi sağlıyoruz, çocukların reçetelerini ücretsiz karşılıyoruz. Orta Afrika krizi sonrası Çad’a sığınan mültecilerin yaşadığı Sido mülteci kampında sağlık hizmeti veren tek kurumuz. Binlerce kişinin katarakt operasyonları ile gözlerinin açılmasını sağladık. Gönüllü sağlık ekiplerimiz ile pek çok ülkede cerrahi ve dahili operasyonlar yapıyor, bölge şartları ile yapılamayan tedavileri gerçekleştiriyoruz. Ve bunlar gibi pek çok projemiz daha var.

Denizli Life: Şuanda yürüttüğünüz ve yakın tarihte hayata geçireceğiniz yardım kampanyalarınız hakkında bilgi verir misiniz?

“Gözlerini Aç” kampanyası ile maddi ve teknik yetersizlikten dolayı tedavi olamayan hastaların katarakt ameliyatlarını gerçekleştirdik. “Açlıktan Ölüyorum… Gerçekten!” kampanyası ile açlıktan ölmek üzere olan insanlara özel teröpotik tıbbi beslenme tedavisi gerçekleştirdik. Bu çalışmalarımız halen devam ediyor. Bunların yanı sıra, yeni başlatmış olduğumuz “Hayat Kurtarınca Güzel” kampanyamız ile tedavi imkanına erişemeyen kişilerin tedavilerini gerçekleştiriyoruz.

Denizli Life: Şuanda dünyanın en problemli, tıbbı ve insani yardıma en çok ihtiyaç duyan yeri neresi?

Dünyanın birçok yerinde yardıma ihtiyaç var ama savaş ve iç karışıklıkların olduğu bazı bölgelerde durum biraz daha ağır diyebiliriz. Arakan, Yemen, Suriye, Doğu Guta, Somali gibi… Örneğin Yemen’de iç savaş nedeniyle yaklaşık 7 milyon kişi açlık tehlikesiyle karşı karşıya bulunuyor. Doğu Guta’da Suriye İnsan Hakları Ağı, 5 yıldır uygulanan kuşatma süresince en az 397 kişinin açlık ve ilaç eksikliğinden dolayı hayatını kaybettiğini bildirdi. Bangladeş’e giden Arakanlı mülteciler ise; kamplarda temiz içme ve kullanım suyu bulunmaması ve hijyen şartlarının kötü olması nedeniyle salgın hastalıklar ile mücadele etmek durumunda kalabiliyor.  

Denizli Life: Yeryüzünün en problemli en zor coğrafyalarında mağdur ve mazlumlara yardım etmeye çalışırken ne tür zorluklarla karşılaşıyorsunuz?

Zorluk evet muhakkak oluyor. İç karışıklıkların, salgın hastalıkların vb. problemlerin yaygın olduğu ülkelerde güvenlik tedbirleri alarak çalışmalarımıza devam ediyoruz. Ama bunlardan ziyade orada yaşananlara şahit olmak zorluyor insanı. Sahadan her dönüşümüzde içimizde hem burukluk hem de oradaki insanlara bir nebze de olsa dokunmuş olduğumuz için huzur oluyor.

Denizli Life: Bugüne kadar herhangi bir nedenden dolayı ulaşamadığınız bir bölge oldu mu?

İnsani yardım koridorları açıldığı zaman yardımlarımızı ulaştırıyoruz ama bazen yardım etmek için bu insani yardım koridorlarının açılmasını beklediğimiz oluyor Arakan’da olduğu gibi. Doğu Guta’da da durum aynı orada iş birliği yaptığımız partnerler ile Doğu Guta halkının yanında olmaya çalışıyoruz. Bunun dışında abluka sebebi ile giriş ve çıkışlar mümkün değil. Yemen’e aylar sonra bir yol bulup gittik, Suriye’de Madaya bölgesine ve Halep’e yine Doğu Guta gibi kuşatma altında iken ulaşılamadı, Orta Afrika Cumhuriyeti’nin başkenti Bangui’ye kriz zamanı giriş çıkışlar çok zordu.

Denizli Life: Ulusal ve uluslararası yardım kuruluşlarıyla ortak çalışmalarınız da var, bunlardan bahseder misiniz?

Zaman zaman ulusal ve uluslararası yardım kuruluşları ile çalışmalarımız/iş birliklerimiz oluyor. Örneğin TİKA desteği ile yürüttüğümüz “Somali Tıpta Uzmanlık Eğitimi” projesi kapsamında Somali’de uzmanlık eğitimini alamayan doktorlara bu eğitimi sağlıyoruz. UNICEF’den Yemen’deki beslenme sağlığı merkezlerimizdeki tedavilerde kullanmak için özel teröpotiktibbi beslenme paketleri alıyoruz.

Denizli Life: Yeryüzü Doktorları’na destek olmak isteyen kişi ya da kurumlar neler yapabilir? Ne tür yardım ya da bağışları kabul ediyorsunuz?

Yeryüzünün her türlü desteğe ihtiyacı var. Gönüllü olmak isteyenler web sitemiz üzerinden gönüllü ol formunu doldurarak gönüllümüz olabilir aynı zamanda ayni veya nakdi bağış yapabilirler. Gönüllü başvuruları ve projelerimize bağış yoluyla destek olmak için yyd.org.tr web sitemi üzerinden detaylı bilgi alınabilir. Ayrıca 6612 bağış hattımıza gönderilecek SMS’ler yoluyla da destekte bulunabilirsiniz.

Denizli Life: 15 binden fazla gönüllünüzle hareket ettiğiniz biliyorum, derneğinize üye olmak ve yardım kampanyalarına katılmak isteyenler için prosedürünüz nedir?

Gönüllümüz olmak için web sitemiz üzerinden gönüllü ol formunu doldurabilirler. 15 bini aşkın gönüllümüz var ihtiyaç doğrultusunda her meslek grubundan gönüllümüze vakti geldiğinde dönüş sağlıyoruz. Bu yolda, yetkinlikleri ve deneyimiyle çalışmalarımızın etkinlik ve verimliliğini arttıracak; samimiyeti ile rengini katacak tüm gönüllü adaylarımıza kapılarımız her daim açıktır. 

Denizli Life: Doktorluk zaten çok kutsal bir meslek, bunu gönüllü olarak en zor coğrafyalarda menfaat gözetmeden yapabilmek ise tarifsiz bir durum. Bu sizde nasıl bir duygu yaratıyor? Kendinizi nasıl hissettiriyor?

Biz her koşulda elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz ama bizim tüm bu çalışmalarımızı mümkün kılan gönüllülerimizin ve bağışçılarımızın desteği. Onlardan aldığımız iyiliği ulaştırıyoruz ihtiyaç sahibi kişilere. Her bir destekçimize teşekkürlerimizi sunuyoruz.

Denizli Life: Yahyahan Bey, verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür eder, çalışmalarınızda üstün başarılar dileriz.

Ben teşekkür ederim.

Bir cevap yazın