BİR KAHKAHA “BİR KALEM PİRZOLA”

Uzmanlar uyarıyor, gülmek sağlıklı bir hayatın olmazsa olmazlarından biri diye. Zira gülmek, stres hormanlarını azaltıp, bağışıklık sisteminizi kuvvetlendiriyor. Siz gülümsediğinizde ya da şöyle esaslı bir kahkaha attığınızda vücudunuzda neler oluyor neler? Herşeyden önce halet-i ruhiyenizi belirleyen beta-endorfin adı verilen hormon seviyeniz %27 oranında;büyüme hormonunuz da %87 oranında artıyor. Önemli noktalardan biri de siz kahkaha attığınızda vücunuzdaki kortizol, dopak ve epinefrin yani bilinen adıyla “adrenalin” seviyenizde de düşme yaşanıyor. Bu üç hormon bağışıklık sisteminizin bir numaralı düşmanı. Diğer taraftan başka hastalıkları da tetiklediği için sağlığınızı olumsuz yönde etkiliyor. Sonuç olarak yapılan araştırmalar gösteriyorki gülmek sağlıklı bir yaşamın en gerekli eylemlerinden biri. Ya da diğer bir deyişle “bir kahkaha bir kalem pirzola”ya eşdeğer.

BEDENİMİZ GERÇEK YA DA SAHTE KAHKAHAYI AYIRT EDEMİYOR!

Şimdi ilginç bir noktaya geldik. Bilimsel araştırmalar gösteriyor ki bedenimiz gerçek ve sahte kahkahayı birbirinden ayırt edemiyor. Hal böyle olunca siz nedenli veya nedensiz bir kahkaha attığınızda vücudunuz hemen buna inanıyor ve mutluluk hormonu salgılıyor. Sistem çok basit işliyor aslında; herhangi biri mizah,komiklik ya da şaka olmadan nedensiz de gülse beden onu “mutlu” kabul ediyor. Hatta öyle ki modern hayatlarına sıkışan “mutsuz” insanlar için “kahkaha yogası” eğitimleri bile var. Amaç son derece basit: mutlu ve sağlıklı olmak. Günümüz insanı mutlu olmak için gülme yogası bile icat etti diyebiliriz. Peki artık dünyada genel kabul görmüş 1 Nisan Şaka Günü’nü nasıl değerlendirmeliyiz? Şaka günü de mi“mutlu olma ihtiyacı”ndan doğdu? Tarihi yüzlerce yıl öncesine giden “Şaka Günü” hakkında rivayetler çeşitli ama biz birkaç tanesini ele alalım:

TARİH DEĞİŞTİ PROTESTOLAR BAŞLADI

Nisan 1’in aslında değişen bir tarihe duyulan tepkilerden doğduğunu çoğu insan bilmez. Bundan yüzyıllar önce Fransa’da takvimin değiştirilmesi halk arasında huzursuzluğa ve beraberinde çeşitli protestolara neden oldu. Bu eylemler zamanla değişip-dönüşerek tüm dünyada kabul gören bir kültürel mirasa dönüştü. Hikaye kısaca şöyle: 1 Nisan şaka gününün ortaya çıkış hikayesi Fransızlara göre, M.Ö. Roma İmparatoru Sezar’ın yaşadığı yıllara dayanmaktadır. Bu rivayete göre Roma İmparatoru Sezar M.Ö. 46 yılında takvimin başlangıç ayı olarak Ocak ayınıilan etmiştir. Buna rağmen 16. yüzyıl ortalarına kadar Avrupa’da takvim başlangıcı yani yeni yıl olarak bahar aylarının başlangıç tarihi olarak da kabul edilen Mart ayının 25’i kullanılmaya devam edildi.Sezar’dan 1610 yıl sonra, 1564’de Fransa Kralı IX. Charles’ın takvimi değiştirerek yıl başlangıcını Ocak ayının birinci gününe alması ve o zamanın iletişim koşullarından dolayı bazı insanların bu gelişmeden haberi olmaması nedeni ve bu kararı protesto etmek amacı ile eski adetlerini sürdürmelerine neden olmuştur. Kralın kararını protesto eden halk, 1 Nisan’da partiler düzenlemeye, birbirlerine hediyeler vermeye devam etmişlerdir. Yeni takvimden haberdar olup onu kabul edip uygulayan diğerleri ise bunları “1 Nisan Aptalları” olarak nitelendirip bu güne “Bütün Aptalların Günü” adını vermişlerdir. Bu günde diğerlerine sürpriz hediyeler vermişler, yapılmayacak partilere davet etmişler, gerçek olması mümkün olmayan haberler üreterek yaymışlardır. Yıllar sonra takvimin ayları yerine oturup Ocak ayının yılın ilk ayı olmasına alışılınca, Fransızlar 1 Nisan gününü kendi kültürlerinin bir parçası olarak görmeye başlamışlardır. Zaman içinde bu geleneği gittikçe süsleyerek, zenginleştirerek ve yaygınlaştırarak devam ettirdiler. Fransız kökenli bu geleneğin İngiltere’ye ulaşması yaklaşık iki yüzyıl sürmüştür. Oradan da Amerika’ya ve bütün dünyaya yayılmıştır.

FRANSIZLARIN “NİSAN BALIĞI” KAVRAMI

Nisan 1 deyimi “Nisan Balığı” kavramı olarak da tabir edilmektedir. Fransa’da yılın bu döneminde balık avının yasak olmasından dolayı bazı şaka severlerin balık avcılarını kandırmak için ırmaklara “Nisan Balığı” diye bağırarak çiroz ve ringa balıkları atmaları sonucunda bu şaka kavramı ortaya çıkmıştır. Günümüzde bu gelenek yapılmasa da balık şeklinde çikolatalar yenerek, insanların arkasına kâğıttan balıklar iliştirilerek, dostlar işletilerek bu özel şaka geleneği hala yaşatılmaktadır.

1NİSAN “HİLE” GÜNÜ

1 Nisan için bilinen en eski hikayelerden biri ise müslümanların İspanya’da katledilmesiyle ilgilidir. 15. yüzyılın sonlarında, Haçlı ordusu İspanya’daki Endülüs Müslümanlarının son kalesini (Gırnata) kuşatır. Uzun süren bir kuşatma olmasına rağmen, kış aylarının da etkisiyle, kale korunabilmektedir. Durumun zorluğunun bilincinde olan Haçlı ordusunun komutanı kaleyi düşürmek için değişik taktikler dener. En sonunda aklına bir fikir gelir. 31 Mart gecesi kalenin önüne giderek bir elinde Kur’an-ı Kerim diğer elinde İncil olmak üzere kaledekilere seslenir: “Şu iki kitap üzerine yemin ederim ki, teslim olursanız bu akşam size bir şey yapmayacağım” der. Bunun üzerine gerekli görüşmeler sonrasında Müslümanlar canlarının kurtarılması karşılığında kaleyi teslim ederler. Ertesi sabah yani 1 Nisan sabahı, Haçlı ordusu komutanı bütün Müslümanların öldürülmesi için emir verir ve bütün müslümanlar orada şehid edilir. O gün bugündür 1 Nisan Hristiyanlar arasında Hile Günü olarak kutlanmaktadır.

1 NİSAN “KAÇIKLAR GÜNÜ”

1 Nisan’nın ne zaman ve nasıl ortaya çıktığı ile ilgili net bilgiler olmasa da bilinen gerçek bu geleneğin pek çok ülkenin kültürel bir parçası olduğudur. Nisan 1 ya da Nisan Balığı, Hollanda, Belçika, Kanada, ABD, İsviçre, Japonya dahil dünyanın pek çok yerinde tanınmaktadır. Nisan 1 ile ilgili başka bir efsane de Pagan kültüründe 1 Nisan’da kutlanan Fous bayramıdır. Antik Roma’da Hilarya adıyla benzer bir bayram da kutlanmaktadır. Hindistan’da ise bu bayram 31 Mart’ta Holi adıyla kutlanmaktadır. İskoçya 1 Nisan’ı Gowk veya Cuckoo günü olarak kutlarken, İngiltere April Fools’Day yani “Nisan Kaçıklar Günü” olarak kutlamaktadır.1 Nisan Şaka Günü, eğlenmek ya da eğlendirmek için hala isanlar arasında yaşatılmaya devam ediyor. Bu eğlenceli günde şakanın dozunu kaçırmamak şartıyla bol kahkaha, mutluluk, eğlence ve neşe hayatınızdan hiç eksilmesin…

Bir cevap yazın